TÜGEM Networks Etkinlikleri ve Lüks Gayrimenkul Uzmanlığı: Sektör Profesyonelleri İçin Ne Anlama Geliyor?

Gayrimenkul sektöründe bilgi paylaşımı ve mesleki gelişim, son yıllarda hiç olmadığı kadar önem kazandı. Özellikle lüks segmentte çalışan profesyoneller için güncel pazar dinamiklerini takip etmek, müşteri beklentilerini anlamak ve portföy yönetiminde yeni yaklaşımlar geliştirmek artık bir gereklilik haline geldi. Benim gözlemim, bu ihtiyaca cevap veren platformların başında TÜGEM (Tüm Girişimci Emlak Müşavirleri Derneği) gibi mesleki ağların geldiği yönünde. TÜGEM’in düzenli olarak organize ettiği network etkinlikleri, sektördeki uzmanların bir araya gelerek deneyimlerini paylaşmasına ve yeni işbirlikleri kurmasına olanak tanıyor.

Geçtiğimiz dönemde düzenlenen ve yaklaşık 400 gayrimenkul profesyonelinin katıldığı TÜGEM Networks etkinliğinde, eğitmen ve koç Filiz Çobanoğlu’nun “Lüks Gayrimenkul Uzmanlığı” başlıklı sunumu öne çıktı. Etkinlikte, lüks segmentte faaliyet gösteren danışmanların bilmesi ve uygulaması gereken temel noktalar ele alındı. Uygulamada sıkça gördüğüm gibi, bu tür buluşmalar sadece bilgi aktarımıyla sınırlı kalmıyor; aynı zamanda portföy paylaşımı ve bölgesel pazar analizleriyle de katılımcılara gerçek zamanlı piyasa verisi sağlıyor.

Peki bu ne anlama geliyor? Öncelikle, portföy sunumlarının ve mesleki eğitimlerin bir arada sunulduğu bu etkinlikler, değerleme uzmanları için önemli bir piyasa bilgi kaynağı oluşturuyor. Özellikle lüks gayrimenkul segmentinde, emsal bulmak ve fiyat aralığını doğru belirlemek her zaman kolay olmuyor. Network etkinliklerinde yapılan portföy paylaşımları sayesinde, benzer özellikteki taşınmazların güncel fiyatları ve talep düzeyleri hakkında daha sağlıklı bir öngörü elde edilebiliyor. Bu da, değerleme raporlarında kullanılan pazar analizi ve karşılaştırmalı değerleme yöntemlerinin güvenilirliğini artırıyor.

Diğer yandan, lüks segmentte müşteri profili ve davranışları da standart konut piyasasından oldukça farklı. Çobanoğlu’nun sunumunda da vurgulandığı gibi, bu alanda uzmanlaşmak isteyen danışmanların müşteri beklentilerini, pazarlık süreçlerini ve portföy yönetimini çok iyi analiz etmesi gerekiyor. Değerleme sürecinde dikkat ettiğimiz bir nokta da, hedef kullanıcı grubunun ödemeye razı olduğu fiyat aralığını gerçekçi şekilde tespit edebilmek. Network etkinliklerinde edinilen müşteri profili bilgileri, bu konuda değerleme uzmanlarına önemli bir avantaj sağlayabiliyor.

Uygulamada genellikle şöyle bir tabloyla karşılaşıyoruz: Lüks konut piyasasında, taşınmazların benzersiz mimari özellikleri, konumu ve sunduğu hizmet kalitesi gibi unsurlar, klasik değerleme modellerinde tam olarak karşılık bulamayabiliyor. Bu nedenle, portföy paylaşımı ve uzman görüşlerinin toplandığı etkinlikler, özellikle gelir yaklaşımı veya indirgenmiş nakit akışı gibi yöntemlerde kullanılan varsayımların güncellenmesine yardımcı oluyor. Ayrıca, sektörün karşılaştığı güncel sorunlar ve çözüm önerileri de bu tür buluşmalarda tartışılarak, risk analizine katkı sağlıyor.

Tabii burada önemli bir ayrımı da vurgulamak gerekir. TÜGEM, sektörün profesyonel gelişimini destekleyen bir sivil toplum kuruluşu. Türkiye’de gayrimenkul değerleme faaliyetleri ise Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) tarafından düzenleniyor ve SPK lisanslı değerleme uzmanları tarafından yürütülüyor. Yani, TÜGEM’in sağladığı eğitim ve network desteği, resmi değerleme süreçlerinin tamamlayıcısı niteliğinde. Özellikle Kentsel Dönüşüm Kanunu veya kamu ihaleleri gibi alanlarda, değerleme raporlarının mevzuata uygun şekilde hazırlanması şart. Network etkinliklerinde paylaşılan bilgiler, bu süreçte karar destek aracı olarak kullanılabilir; ancak nihai raporun dayanağı, resmi veri kaynakları ve mevzuat olmalıdır.

Bir diğer önemli konu da, portföy paylaşımı sırasında kişisel verilerin korunması. 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu (KVKK) gereği, müşteri bilgilerinin anonimleştirilmesi ve etik kurallara uyulması zorunlu. TÜGEM etkinliklerinde bu konuya özen gösterildiğini belirtmekte fayda var; çünkü sektörde güven ortamının korunması, mesleki itibarı doğrudan etkiliyor.

Sonuçta her değerleme çalışmasının arkasında aynı temel soru var: Gerçek değer nedir? Bu sorunun cevabını bulmak için, hem resmi mevzuata hem de güncel piyasa verilerine ihtiyaç duyuyoruz. TÜGEM gibi platformlar, sektördeki bilgi akışını hızlandırarak, değerleme uzmanlarının daha sağlıklı analizler yapmasına katkı sağlıyor. Ancak, bu tür etkinliklerde edinilen bilgilerin, mutlaka bağımsız veri kaynakları ve yasal düzenlemelerle desteklenmesi gerektiğini de unutmamak lazım. Benim önerim, mesleki gelişim için bu tür network fırsatlarını değerlendirmek; ancak değerleme raporlarında her zaman objektif ve mevzuata uygun bir yaklaşım benimsemek olacaktır.